21 Eylül 2012 Cuma

Patchwork İçin İlham Kaynakları 2


    SONBAHARDA AŞK ,pardon  PATCHWORK  BAŞKADIR !

                                                                       




     Hemen evimin yanındaki parkta ; renkler değişiyor , biçimler değişiyor .
 Işık , bu değişime katkısını esirgemiyor ... 
Doğa yine yapacağını yapıyor : güzelleşmeye devam ediyor ! 
   Bana da bu güzelliğe hayran olmak kalıyor ...




Sakin bir öğleden sonrası yine pek beğendiğim kırmızı yapraklı ağacın
 yeşil yapraklara verdiği gücü ; 
ışık ve gölgelerle oluşan zenginliği herkese göstermek istiyorum !


Yolumun üstünde güvercinler ...Birileri yiyecek bırakmış olmalı ; 
bu yüzden hepsi meşgul !

                 

                              Şimdi parka daha yakından bakıp , alanı daraltalım:
Bir kavak ağacının gövdesinde bir patchworkseverin görmek istediği , 
görünce heyecan duyacağı ne dokular ve renk uyumları var ! 
                                  


                         

Şimdi bakma değil , görme zamanı !






Patchwork çalışmalarının ilk yılında yaptığım bir çift  yastık ...
yeri gelmişken size de göstereyim istedim.
Sonbaharın yeşil ve kahve tonları grafik gibi düzenlenmiş , bir göz yanılsamasına neden oluyor !  
Yastık denemeleri yaparken yarım bırakılmış olarak buldum ve tamamladım.
Bitince sevdim , başköşeye oturttum !


Bakalım yarım bırakılmış ve çekmecelerin dibinde kalmış patchworklerin arasından başka yastıklar da çıkacak mı ? 


17 Eylül 2012 Pazartesi

Patchwork Yastık Denemeleri 2


 Yastık Denemeleri  Devam Ediyor !




                              Blucin yastıkların bir kısmı bitti. Sizler için sergiledim !
                                           
                             
                               Yeni bir konu ve yeni bir teknikle,

                              Yeni yastıklar var gündemde.



         Ama önce "yastık" üzerine birkaç cümle...
  
         Yastık sözcüğünü kullanarak , anlatmak istediklerimize nasıl bir güç kattığımızı fark ettiniz mi hiç  ?

    " Yastığa danışmak " var ki ben çok seviyorum bu deyimi...
Nursel çok kullanır ; önemli bir karar arifesinde doğru kararı verebilmek adına insanın kendisine bir düşünme aralığı yaratması ! Denenmiş mutlaka ... Gece başımızı yastığa koyup  güzel bir uykudan sonra sabah daha net bir zihinle uyanmaz mıyız ?

    " Yastıkaltı "nı duyduğunuzu sanıyorum . Ekonomi dünyası en azından biliyordur. Şu son günlerde altın fiyatlarının uçuşa geçmesi yüzünden  gündemin üst sıralarında ...Altınların ya da paranın bankalara gitmeyip evde  " yastık altında"  saklanması gelenekseldi ama günümüzde pek  öyle değil .

             Konunun yorumlanmasını ekonomistlere bırakarak yastığa dönelim yine...



  
        Doğaçlama bir düzende hazırladığım bu yastığı  kırmızı dikişlerle süsledim...
                       Üzerinde oynadıkça daha bir sevimli oldu sanırım !



dikişlerden bir detay...



Gelelim yeni yastıklarıma .... 
Konusu kedi ,
 Tekniği, pano kumaş üzerine yorganlama .


İlham kaynağım....
Kadıköy'de bir döşemeci dükkanında , hayatından çok memnun !


                      
  Bu uslu uslu balıkları seyreden kedi de hayatından memnun gibi ...
Akvaryumu temizlerken yanıbaşımda sessizce oturan kedimin şimşek hızıyla patisini kovaya sokup balığımı ağzına atışı aklıma geliyor !
         
  Sevimli bir hınzırlık var bakışlarında sanki ...




Yorganlama kolay bir teknik gibi görünebilir ama pano kumaş üzerindeki desenlerin ortaya çıkması için ayrıntılı bir çalışma gerekiyor. 
Burada kediciğimin yanaklarını ve kuyruğunu elyafla besleyerek daha da bir ortaya çıkardım ...







              Ya bu kediye ne demeli ? Tam bir fırlama bence ... 

                             Kuş ve kedi ...
      Yine bir hınzırlık düşündüğü apaçık ortada !


                                Yakından yaramazlığı daha da belirgin değil mi ?


                      Başka kediler de var ! 
Umarım bir sonraki buluşmada hepsi bitmiş olarak 
                        arzı endam edecekler!



9 Eylül 2012 Pazar

PATCHWORK İÇİN İLHAM KAYNAKLARI


                           
Heybeliada gezi notları
03.09.2012

Bakıp görmek ; 
Gözlemlere  hayalleri eklemek,
Düşünüp ; kafa yorup , tasarlamak 
Tabii ki üretip sonra da sizlerle paylaşmak için gezdim biraz da Heybeliada'yı... 





          Bu çiçeğin adını bilmiyorum ama renklerin uyumu ,özellikle de geometrik yapısı                ne kadar ilham verici !



                                                      03.09.2012 Heybeliada

       " İyi ki doğmuşum " diyerek başladığım günün sabahında can dostum Mualla ile plansız bir gezi için sözleştik.
           Nereye gidelim ? Güneşin artık rahatsız etmediği ,hafif esintinin insanı yumuşacık sarmaladığı bir havada ancak adalara gidilir diye düşünerek attık kendimizi Heybeliada motoruna .
          Mualla o zaman öğrendi doğum günüm olduğunu .Ben ona bir sürpriz yapmış oldum ama o ve enişte , gün boyu sürdürdüler sürprizlerini...Seviyorum  sürprizleri !




Böylece başladı ada turumuz



Faytona binmedik. Yürüdük , yürüdük , yürüdük ...
                        Sokaklar ve evler gördük adanın doğasıyla bütünleşmiş .
  Hepsi güzel ama ; kimi sıkılgan , saklanmış ağaçların arkasına ; kimi süslenmiş ,               gösterişli ama özenti yok ! Güzelliğinin farkında olup bunun doğallığını ,sahiciliğini yaşıyorlar gibi...
                       Neredeyse hepsi , görmüş geçirmiş; zamanın süzgecinden geçmiş ve bugünlere ulaşmışlar sanki . 
                     Hayranlığımıza , neşemize ortak olup ;  gülümsüyorlar gibi geldi bana ...
                                   


Eskimiş ahşabın yeşille uyumu ,  ışık gölge oyunları , patchwork bir manzara çalışırken ilham verecek bana...





Bir pencere detayı  ve saksıda çiçekler ...
Ne kadar gerçek 



Hem çok sade, yalın çizgilere sahip; hem de süslü püslü ....
Diğer taraftan  abartı yok ;  hani giydiğini yakıştırmak diye bir şey vardır.
 Bu evde böylesi bir güzellik var ! 


Bu pespembe ev , bir masaldan fırlamış gibiydi ...
veya pamuk şeker miydi ?
      



Eğer bir şeyler yiyip içmek isterseniz ,
 işte size Heybeliada'nın zarafetine uygun bir yer ...

Ben bayıldım buraya !




Ve sokaklar ...


Heybeliada sokakları ... Bir fayton   

deniz  ve uzakta İstanbul...






Günün sürprizlerinden biri de iki evin arasına sıkışmış bu minnacık evdi ,yakından bakınca bana hak vereceksiniz eminim !
  
  Evin cephesi ve ayakta kalan her noktası yazılarla bezenmiş ! Buna grafiti mi demeli 
yoksa sözlerin çoğu imbikten geçtiği için bilgelik mi demeli  bilmiyorum ama 
"yaşanmışlık " dediğimiz kavramın içini doldurdu ! 

        Benim açımdan bir keşifti , çok keyiflendim görünce ve de özellikle paylamak istedim.



Gün biterken Heybeliada'nın bize son sürprizi bir film seti oldu. Ustura Kemal dizisinin oyucuları sıralarını bekliyor !

Güzel bir gündü ...Neşeli , sürprizlerle dolu ,  ilham verici ...





Yastık denemelerinde buluşmak üzere...